No one found any reason to criticize his actions.
- Hiç kimse onun eylemlerini eleştirmek için herhangi bir neden bulmadı.
Nobody wanted to criticize my country.
- Hiç kimse ülkemi eleştirmek istemedi.
He was quick to criticize others.
- Diğerlerini eleştirmek için hızlıydı.
No one found any reason to criticize his actions.
- Hiç kimse onun eylemlerini eleştirmek için herhangi bir neden bulmadı.
Criticizing is easier than doing.
- Eleştirmek, yapmaktan daha kolaydır.
Anti-intellectualism is often couched in the disguise of criticizing elitism.
- Entelektüel karşıtlık, çoğunlukla elitizm'i eleştirmenin kılık değiştirmesiyle ifade edilir.
He was criticized for raising taxes.
- O, vergileri artırdığı için eleştirildi.
Republican Party leaders criticized President Hayes.
- Cumhuriyetçi Parti liderleri Başkan Hayes'i eleştirdi.