These gloves kept her hands warm.
- Bu eldivenler onun ellerini sıcak tuttu.
Their gloves are not in pairs.
- Onların eldivenleri çift değil.
A pair of leather gloves is a must when you work with these machines.
- Bu makinelerle çalıştığında bir çift deri eldiven bir zorunluluktur.
Father bought me a pair of gloves.
- Babam bana bir çift eldiven aldı.
Their gloves are not in pairs.
- Onların eldivenleri çift değil.
I put my gloves on inside out by mistake.
- Yanlışlıkla eldivenlerimi ters yüz giydim.
The little boy lost a mitten playing in the snow.
- Küçük çocuk karda oynarken tek parmaklı bir eldiven kaybetti.
Cotton mittens will prevent the baby from scratching her own face.
- Pamuk eldivenler bebeğin kendi yüzünü tırmalamasını önleyecektir.