Ken ile gidiyorum. O, serin, nazik ve akıllı. Dahası, o bekar!
- I'm going with Ken. He is cool, gentle and smart. What's more, he is single!
Tom'un bekar olup olmadığından şüpheliyim.
- I doubt if Tom is single.
Ben bir daire aramakla meşgulüm.
- I'm busy looking for an apartment.
Ne oldu? Tüm apartman dairesinde su var.
- What happened? There's water in the whole apartment.
Tek bir kelime bile etmeden ayrıldı.
- She left without saying even a single word.
Japonya'da neredeyse tüm yollar tek şerittir.
- In Japan almost all roads are single lane.
Benim apartman dairem buraya yakın.
- My apartment is near here.
Birisi apartman daireme zorla girdi.
- Someone broke into my apartment.
Benim tek bir düşmanım yok.
- I don't have a single enemy.
Tek bir pakette hem bir telefon hem de bir internet erişimi alın!
- Get both a phone and internet access in a single package!
Tom tek yatak odalı bir apartmanda yaşadı.
- Tom lived in a one-bedroom apartment.
Daire üç küçük oda ve bir banyodan oluşuyor.
- The apartment consists of three small rooms and a bath.
Bir apartman dairesinde yaşıyorum.
- I live in an apartment.
Amcam bir apartman dairesinde yaşamaktadır.
- My uncle lives in an apartment.
Benim tek bir düşmanım yok.
- I don't have a single enemy.
Gökyüzünde tek bir bulut yok.
- There isn't a single cloud in the sky.