eatable

listen to the pronunciation of eatable
Английский Язык - Турецкий язык
yenilebilir durumda
yenir
yenebilir
{s} yenilebilir
food
yiyecek

Mağdur kimselerin yiyecek ve giyecek ihtiyaçlarını karşılamalıyız. - We must provide food and clothes for the victims.

Bu yiyecek sağlıksız. - This food is unhealthy.

food
{i} besin

Besin yutulmadan önce çiğnemeli. - Food should be chewed before being swallowed.

Besinin kolay sindirebilmesi için iyi çiğnenmesi gerekir. - Food must be chewed well to be digested properly.

food
yemek

Yemek henüz hazır değil. - The food's not ready yet.

Japon yemeklerini sever misin? - Do you like Japanese food?

edible
yenmesinde sakınca olmayan
edible
(Tarım) sofralık
food
(Tıp) aliment
food
taam
food
nevale
food
manca
edible
yenilebilir

Bu balık yenilebilir durumda değil. - That fish is not edible.

Ben yenilebilir pirinç kağıdı ve karamele sarılmış bir muz yedim. - I ate a banana wrapped in edible rice paper and caramel.

edible
yenir
eatables
{i} yiyecek
eatables
{i} gıda maddeleri
edible
{s} yemeklik
edible
(Tıp) Yenir, yenen, yenilebilen (yenilebilen mantar gibi)
edible
{i} yiyecek
edible
{s} yenebilir
eatable
Избранное