eşleyerek

listen to the pronunciation of eşleyerek
Турецкий язык - Английский Язык
matching
mapping
eşle
{f} map
eşle
{f} matched

She gave me a necktie, which entirely matched my taste. - O bana bir kravat verdi, zevkimle tamamen eşleşiyordu.

We've been matched up with some strong teams this year. - Biz bu yıl bazı güçlü takımlarla eşleştik.

eşle
{f} matching

I'm thinking of matching you against Yoshida in the race. - Seni yarışta Yoshida'ya karşı eşleştirmeyi düşünüyorum.

Mary is very good at matching people. - Mary insanları eşleştirmekte çok iyidir.

eşle
{f} match

The cushions on the sofa don't match those on the armchairs. - Kanepedeki minderler koltuklardakilerle eşleşmiyor.

The email is not registered, or the password does not match. - E-posta kayıtlı değil ya da şifre eşleşmiyor.

eşle
{f} mapping
eşle
{f} paired

This is why Tatoeba is multilingual. But not that kind of multilingual. Not the kind where languages are simply being paired up together, and where some pairs are left behind. - Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.

The boys and girls paired off for the dance. - Erkekler ve kızlar dans için eşleştiler.

eşle
{f} pairing
eşle
{f} pair

This is why Tatoeba is multilingual. But not that kind of multilingual. Not the kind where languages are simply being paired up together, and where some pairs are left behind. - Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.

The boys and girls paired off for the dance. - Erkekler ve kızlar dans için eşleştiler.

eşleyerek
Избранное