The fingerprints matched Sami's.
- Parmak izleri Sami'ninkilerle eşleşti.
She gave me a necktie, which entirely matched my taste.
- O bana bir kravat verdi, zevkimle tamamen eşleşiyordu.
Tom and Mary got matching tattoos.
- Tom ve Mary'nin eşleşen dövmeleri var.
I'm thinking of matching you against Yoshida in the race.
- Seni yarışta Yoshida'ya karşı eşleştirmeyi düşünüyorum.
I'm thinking of matching you against Yoshida in the race.
- Seni yarışta Yoshida'ya karşı eşleştirmeyi düşünüyorum.
Tom's socks don't match.
- Tom'un çorapları eşleşmiyor.
This is why Tatoeba is multilingual. But not that kind of multilingual. Not the kind where languages are simply being paired up together, and where some pairs are left behind.
- Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.
The boys and girls paired off for the dance.
- Erkekler ve kızlar dans için eşleştiler.
The boys and girls paired off for the dance.
- Erkekler ve kızlar dans için eşleştiler.
This is why Tatoeba is multilingual. But not that kind of multilingual. Not the kind where languages are simply being paired up together, and where some pairs are left behind.
- Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.