O, tamamen şans eseri Sam ile karşılaştı.
- He met Sam purely by chance.
Dün onu şans eseri görmedin mi?
- Didn't you see her by chance yesterday?
Dün bir restoranda onunla tesadüfen tanıştım.
- I met her by chance at a restaurant yesterday.
Sorun Tom'un Mary ile karşılaşmayı planladığı mı yoksa tesadüfen karşılaştığı mıdır.
- The question is whether Tom was planning to meet Mary or just met her by chance.