Görünmez olsam, giyinmek zorunda olmam.
- If I were invisible I wouldn't have to dress myself.
Biz giyinmek zorundayız.
- We have to get dressed.
O beyaz elbise sana yakışıyor.
- That white dress looks good on you.
Bu elbiseler çok büyük.
- These dresses are too large.
Onun kıyafeti mavi ile beyaz benekli.
- Her dress is blue with white spots.
Ben onun adına bir yeni kıyafet aldım.
- I bought a new dress for her on his behalf.
Bu aptal elbiseyi giymek istemiyorum!
- I don't want to wear this stupid dress!
Mary Cadılar bayramı için seksi bir kostüm giymek istemiyordu bu yüzden Amish bir kadın gibi giyinmeye karar verdi.
- Mary didn't want to wear a sexy costume for Halloween so she decided to dress like an Amish woman.
Bu giysi ona gerçekten yakışıyor.
- That dress really becomes him.
Tom Jill'e yeni bir giysi yaptı.
- Tom made Jill a new dress.
Tom düzgün giyimlidir.
- Tom is neatly dressed.
Paul giyimine özen gösteren kimse.
- Paul is a natty dresser.
Tom bir kadın elbisesi giyiyor.
- Tom is wearing a women's dress.
Tom cüzdanını şifoniyerin üstüne koydu.
- Tom put his wallet on top of the dresser.
Tom cüzdanını konsolun üstüne koydu.
- Tom put his wallet on top of the dresser.
O, parti için giyindi.
- She dressed up for the party.
O tümüyle siyah giyindi.
- She was dressed all in black.
Mary elbiselerini düzgünce katladı ve onları şifoniyer çekmecelerine yerleştirdi.
- Mary neatly folded her clothes and placed them in her dresser drawers.
Tom her zaman çok düzgün giyimlidir.
- Tom is always very neatly dressed.
Bu malzeme bir elbise için uygun değildir.
- This material is not suitable for a dress.
Bu gösterişli elbise benim için uygun değil.
- This showy dress isn't appropriate for me.
İş için her gün resmi giyinmek zorunda mısın?
- Do you have to dress up every day for work?
It's very cold out. Dress warm.
Does sir dress to the right or the left?.
And lyghtly syr Gawayne rose on his feet, and pulled out his swerd, and dressyd hym toward syr Marhaus on foote .
Amy and Mary looked very pretty in their dresses.
he was deadly pale, and the blood-stained bandage round his head told that he had recently been wounded, and still more recently dressed.
He was dressed in the latest fashions.