Vahşi Jaguarlar hakkında rüya gördü.
- She dreamt about wild jaguars.
Mayuko garip bir rüya gördü.
- Mayuko dreamt a strange dream.
Rüyada bir kurtla karşılaştım.
- I met a wolf in a dream.
Mary piyango kazandığına dair bir rüya gördü.
- Mary had a dream that she won the lottery.
Büyük hayallerle Tokyo'ya geldi.
- He came up to Tokyo with a big dream.
Hayaller kişiliklerimizin mihenktaşıdır.
- Dreams are the touchstones of our characters.
Seninle burada karşılaşacağımı asla düşünmedim.
- I never dreamed I would meet you here.
Romandaki karakterlerden biri bir bankayı soymak için acemice bir plan düşünüyor.
- One of the characters in the novel dreams up a half-baked plan for robbing a bank.
Bana rüya görmediğimi söyle.
- Tell me I'm not dreaming.
Tom rüya görmeye başladı.
- Tom started dreaming.
O benim idealimdeki kız.
- She is my dream girl.
Küçük erkek kardeşim dün gece korkunç bir rüya gördüğünü söylüyor.
- My little brother says that he had a dreadful dream last night.
Vahşi Jaguarlar hakkında rüya gördü.
- She dreamt about wild jaguars.
O dün gece mutlu bir rüya gördü.
- She dreamed a happy dream last night.
Ben bir yay hakkında rüya gördüm.
- I dreamed about a bow.
Stop dreaming and get back to work.
I dreamed a vivid dream last night.
... I dreamt of building that computer one day. ...