Durum önemli ölçüde değişti.
- The situation has changed dramatically.
Doların döviz kuru önemli ölçüde düştü.
- The dollar's exchange rate has dropped dramatically.
Böyle dramatik olmayı bırak.
- Stop being so dramatic.
Bu kadar dramatik olma.
- Don't be so dramatic.
Durum çarpıcı bir biçimde değişti.
- The situation has changed dramatically.
Tıp bilimi çarpıcı bir ilerleme gösterdi.
- Medical science has made a dramatic advance.
... Search is dramatically changing ...
... The world has changed pretty dramatically just in a span of ...