dosyalanma

listen to the pronunciation of dosyalanma
Турецкий язык - Английский Язык
filed
{s} arranged in for convenient reference, placed in a file folder; smoothed, polished
past of file
dosya
file

Nakido is a file sharing platform. - Nakido bir dosya paylaşım platformudur.

Tom went to the police station to file an accident report. - Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.

dosya
file folder
dosya
folder

Which folder did you put the photos from the sports festival into? - Spor festivalinden gelen dosyaları hangi dosyaya koydun?

There are three more pictures of Tom in another folder. - Başka bir dosyada Tom'un üç resmi daha var.

dosya
(Bilgisayar) files

Where are the rest of the files? - Dosyaların geri kalanı nerede?

With Windows, you have to have extensions or it won't read your files. - Windows ile eklentilere sahip olmak zorundasın,yoksa o dosyalarını okumaz.

dosya
binder
dosya
(Dilbilim) portfolio
dosya
register
dosya
record

The record was sent to the ministry. - Dosya bakanlığa gönderildi.

dosya
{i} filing

Show me your new filing system. - Bana yeni dosyalama sistemini göster.

Tom walked over to the filing cabinet. - Tom dosya dolabının üzerinde yürüdü.

dosya
dossier
dosya
1.file, dossier
dosya
file, dossier, folder, binder; file kütük
dosyalanmak
to be filed, be put in a file
Турецкий язык - Турецкий язык
Dosyalanmak işi
dosya
Bu gibi belgelerin toplandığı kartondan kap
dosya
Aynı konu, aynı kimse, aynı işle ilgili belgeler bütünü
dosyalanmak
Dosyalama işi yapılmak veya dosyalama işine konu olmak
dosyalanma
Избранное