Ben melankoliden muzdaripim.
- I suffer from melancholy.
Tom melankoli ve depresyon arasındaki farkı söyleyemez.
- Tom can't tell the difference between melancholy and depression.
Tom işini kaybettiğinde ağustosun altısından beri işsizlik yardımı alıyor.
- Tom has been on the dole since the 6th of August, when he lost his job.
Tom işini kaybettiğinde ağustosun altısından beri işsizlik yardımı alıyor.
- Tom has been on the dole since the 6th of August, when he lost his job.
Yüzü melankolik gibi görünüyor.
- His face looks melancholy.
The doleful peal of the bell indicated another funeral was being held.