From the viewpoint of tissue culture, the environment for this experiment should be more rigidly defined.
- Doku kültürü bakış açısından, bu deney için çevre daha katı bir şekilde tanımlanmış olmalıdır.
This tissue has been irreversibly damaged.
- Bu doku geri dönüşümsüz hasar gördü.
Sea urchin has a slimy texture.
- Deniz kestanesi sümüksü dokuya sahiptir.
Textured vegetable protein is a common meat substitute.
- Dokulu sebze proteini, ortak bir et yerine kullanılır.
Textured vegetable protein is a common meat substitute.
- Dokulu sebze proteini, ortak bir et yerine kullanılır.
We are weaving a carpet.
- Biz bir halı dokuyoruz.
You are weaving a carpet, aren't you?
- Bir halı dokuyorsun, değil mi?
Tibetan rug weavers use traditional designs and knotting. Hence their rugs have a simple, natural look.
- Tibetli kilim dokumacıları geleneksel tasarımlar ve düğümler kullanır. Dolayısıyla onların kilimleri basit, doğal bir görünüme sahiptir.
Where did you weave them?
- Onları nerede dokudun?
It can be painful, when crickets inflicted on sensitive skin such as the webbing between fingers.
The history class starts at nine.
- Tarih dersi saat dokuzda başlar.