Teklifimle ilgili patronumun yaptığı ağır eleştiriden sonra, burada çalışmayı ne kadar süre sürdürmek istediğimden emin değilim.
- After the hatchet job my boss did on my proposal, I'm not sure how long I want to keep on working here.
Teklifimi kabul etmedi.
- He didn't agree to my proposal.
Yeni bir öneriyi tartışmak için bir yürütme kurulu oluşturuldu.
- An executive council was formed to discuss the new proposal.
Daha makul bir öneri Emmet'in teorisi ile ilgili Leech'in sunduğudur.
- A more plausible proposal is the one Leech presented in conjunction with Emmet's theory.
O onun evlenme teklifini henüz kabul etmedi.
- She has not yet accepted his proposal.
O, evlenme teklifini geri çevirdi.
- She turned down his proposal.