Onu bir günde yapabilir misin?
- Can you do it in one day?
Zamanımız olduğunda onu yapacağız.
- We'll do it when we have time.
Tom'a yardım etmek için bir şeyler yapmak zorundayım.
- I have to do something to help Tom.
Meteor çarpmalarını önlemek için bir şeyler yapmak zorundayız.
- We have to do something to prevent meteor strikes from happening.
Tüm yapmanız gereken elinizden geleni yapmaktır.
- All you have to do is do your best.
Gerçekten onu yapmanız gerekiyor mu?
- Do you really need to do that?
He was upstairs doing it with her.
A green shirt with orange slacks really doesn’t do it for me, I’m afraid.