doğrudan dogruya

listen to the pronunciation of doğrudan dogruya
Турецкий язык - Английский Язык

Определение doğrudan dogruya в Турецкий язык Английский Язык словарь

doğrudan doğruya
directly

You should never look directly at the Sun with the naked eye or through any instrument such as binoculars or a telescope. - Çıplak gözle ya da dürbün ya da teleskop gibi herhangi bir aletle doğrudan doğruya güneşe bakmamalısın.

Can we talk to Tom directly? - Doğrudan doğruya Tom'la konuşabilir miyiz?

doğrudan doğruya
fair
doğrudan doğruya
direct

These sentences are not directly linked. - Bu cümleler doğrudan doğruya bağlantılı değildir.

Can we talk to Tom directly? - Doğrudan doğruya Tom'la konuşabilir miyiz?

doğrudan doğruya
immediately
doğrudan doğruya
straight

I looked her straight in the eye. - Ben doğrudan doğruya onun gözlerinin içine baktım.

doğrudan doğruya
point blank
doğrudan doğruya
right

A bike path goes right past my house. - Bir bisiklet yolu doğrudan doğruya evimin önünden geçer.

Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives. - Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.

doğrudan doğruya
dead
doğrudan doğruya
downright
doğrudan doğruya
{s} lineal
doğrudan doğruya
pointblank
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение doğrudan dogruya в Турецкий язык Турецкий язык словарь

doğrudan doğruya
Dolaysız, araçsız, araya başka bir şey girmeden, resen
Doğrudan doğruya
(Osmanlı Dönemi) RE'SEN
doğrudan dogruya
Избранное