Bu bana vatan hainliği gibi görünüyor.
- That sounds like treason to me.
Bay Başkan yaptığın şey vatan hainliğidir!
- Mr. President, what you are doing is treason!
O sıkı çalışma ve iyi iş duygusundan dolayı zengin oldu.
- She became rich by virtue of hard work and good business sense.
O vatana ihanet için bir adaya sürüldü.
- He was banished to an island for high treason.
O, vatana ihanet suçundan bir adaya sürgün edildi.
- He was exiled to an island for the crime of high treason.
Düşmana yardım ve yataklık etmek, hainlik olarak kabul edilir.
- Aiding and abetting the enemy is considered treason.