Fadıl açgözlülüğünü örtmek için uçlara gitti.
- Fadil went to extremes to cover up his greed.
Leyla cinayeti örtbas etmek istedi.
- Layla wanted to cover up the murder.
Bu battaniye ile yaralı adamı örtün.
- Cover up the injured man with this blanket.
Ben kırışıklıklarımı örtbas etmeye çalışıyordum.
- I was trying to cover up my wrinkles.
Fadıl açgözlülüğünü gizlemek için her yolu denedi.
- Fadil went to extremes to cover up his greed.