Tom ihtiyatlı bir şekilde partiden erken ayrıldı.
- Tom discreetly left the party early.
Tom'un sağduyulu olduğunu düşünüyorum.
- I think Tom is discreet.
Tom çok sağduyuludur.
- Tom is very discreet.
Merak etme Mary, ben ağzı sıkı olacağım.
- Don't worry, Mary, I'll be discreet.
Tom son derece ağzı sıkı.
- Tom is extremely discreet.
Tom bana Mary'nin ihtiyatlı olacağını düşündüğünü söyledi.
- Tom told me that he thought Mary would be discreet.
Tom ihtiyatlı bir şekilde partiden erken ayrıldı.
- Tom discreetly left the party early.
Annesi çocuğu ihtiyatlı biçimde gözledi.
- His mother discreetly kept an eye on the boy.
Tom ihtiyatlı bir şekilde partiden erken ayrıldı.
- Tom discreetly left the party early.
John just doesn't understand that laughing at Mary all day is not very discreet.