Şu zavallı kadın engelli.
- That poor lady is disabled.
İnsanlar onlara acıdığında engelli insanlar buna katlanamaz.
- Disabled people can't stand it when people pity them.
Tom kısmen özürlüdür.
- Tom is partly disabled.
Özürlü insanlar için evi tamir ettim.
- I fixed the house for the disabled man.
Teknik nedenlerle, şu anda arama özelliği devre dışıdır.
- Due to technical reasons, the search feature is currently disabled.
Hırsızlar müzenin içindeki Kapalı Devre kameralarını devre dışı bıraktı.
- The thieves disabled the CCTV cameras inside the museum.
Tom, Mary'nin video gözetim sistemini devre dışı bıraktı.
- Tom disabled Mary's video surveillance system.
Hırsızlar müzenin içindeki Kapalı Devre kameralarını devre dışı bıraktı.
- The thieves disabled the CCTV cameras inside the museum.
Tom, Mary'nin video gözetim sistemini devre dışı bıraktı.
- Tom disabled Mary's video surveillance system.
Tom kısmen devre dışıdır.
- Tom is partly disabled.
Falling off the horse disabled him.
In traditional paper format, these forms may pose a problem for users that are print-disabled (blind or with low vision or dyslexia) or that can read but may have problems handling forms (such as users with spinal cord injuries).
... mechanisms are disabled. ...
... will be in a very sense disabled and unable to access ...