different from, different than, different to

listen to the pronunciation of different from, different than, different to
Английский Язык - Турецкий язык

Определение different from, different than, different to в Английский Язык Турецкий язык словарь

different
başka

Tom başka herhangi birinden çok farklı değil. - Tom isn't very different from anybody else.

Senin yaptığından başka türlü yapardım. - I would do it in a different way than you did.

different
değişik

Değişiklik olsun diye neden farklı bir şey denemiyorsun? - Why not try something different for a change?

İspanyolcada, değişiklikleri ve dönüşümleri göstermek için birçok farklı ifadeler vardır. - In Spanish, there are many different expressions to indicate changes and transformations.

different
farklı

Farklı dillerde bir sürü cümle ekleyebilirim. - I can add many sentences in different languages.

Papua Yeni Gine'de, Papualılar tarafından konuşulan 850 farklı dil vardır. - In Papua New Guinea, there are 850 different languages spoken by Papuans.

different
başka türlü

Senin yaptığından başka türlü yapardım. - I would do it in a different way than you did.

different
{s} çeşitli

Çok sayıda çeşitli kurabiyeler var. - There are many different types of cookies.

Birçok astronom çeşitli farklı teknikler kullanarak Hubble sabitini ölçmek için çok çalışıyor. - Many astronomers are working hard to measure the Hubble constant using a variety of different techniques.

different
{s} diğer

Jimmy'nin resimleri diğer insanlarınkinden farklıydılar. - Jimmy's pictures were different from other people's.

Tom diğer çocuklardan her zaman farklıydı. - Tom was always different from other children.

different
from veya to ile farklı
different
{s} (from) farklı, başka, ayrı
different
from veya than ile
different
differently başka şekilde
different
ayrışık
different
türlü türlü
different
ayrı

Filler üç farklı türe ayrılır. - Elephants are divided into three different species.

Öğretmenimiz ayrıca düğününün diğer insanlarınki ile aynı olmayacağını söyledi;biz nasıl farklı olacağını sorduk fakat o söylemedi. - Our teacher also said that her wedding wouldn't be the same as other people's; we asked how it would be different, but she didn't say.

Английский Язык - Английский Язык
different
different from, different than, different to

    Расстановка переносов

    dif·fer·ent from, dif·fer·ent than, dif·fer·ent to

    Произношение

Избранное