Tom Mary'nin neden çok morali bozuk göründüğünü merak ediyordu.
- Tom wondered why Mary seemed so depressed.
Tom'un son zamanlarda biraz morali bozuk.
- Tom has been a little depressed lately.
Tom bunalımlı görünüyordu.
- Tom seemed to be depressed.
Tom bu sabah biraz bunalımlı görünüyor.
- Tom seems a bit depressed this morning.
Kendimi biraz keyifsiz hissediyorum.
- I feel a bit depressed.
Hatırlamak beni üzdü.
- Remembering it depressed me.
Bu felsefe kitabını okumak beni üzüyor.
- Reading this philosophy book is making me depressed.
Tom depresif ve üzgün.
- Tom is depressed and upset.
I feel depressed.
Çökmüş ekonomi iyileşme belirtileri gösterdi.
- The depressed economy showed signs of improving.
Borsa ciddi biçimde durgun.
- The stock market is severely depressed.
O sonuç hakkında karamsar.
- He's depressed about the result.
Onun karamsarlığı etrafındakilerin moralini bozdu.
- His pessimism depressed those around him.
Canın sıkkın görünüyorsun. Bir şey mi oldu.
- You look depressed. Did something happen?
Bu felsefe kitabını okumak beni üzüyor.
- Reading this philosophy book is making me depressed.
Hatırlamak beni üzdü.
- Remembering it depressed me.
Depress the upper lever to start the machine.
Winter depresses me.
Lower productivity will eventually depress wages.
... The South Koreans, just like the Indians, are all depressed ...
... depressed? The negotiating leverage that accrues to owners over users in this scenario is total ...