Duruma bağlı olarak; bazen öyledir, bazen değildir.
- Depending on the case; sometimes it is so, sometimes not.
Nerede oturduğuna bağlı olarak sahneyi göremeyebilirsin.
- Depending on where you sit, you might not be able to see the stage.
Başkalarına bağlı olmak sık sık gereklidir.
- It is often necessary to depend upon others.
Nerede oturduğuna bağlı olarak sahneyi göremeyebilirsin.
- Depending on where you sit, you might not be able to see the stage.
Benden ne yapmamı istediğinize bağlı olarak, yardımcı olmak için istekli olabilirim.
- I might be willing to help, depending on what you want me to do.
Sana güvenmek için geldim.
- I've come to depend on you.
Başkalarına bağımlı olmak tabudur.
- Depending on others is taboo.
Tom ailesine bağımlı olmak istemiyor.
- Tom doesn't want to be dependent on his parents.
Başkalarına bağlı olmak sık sık gereklidir.
- It is often necessary to depend upon others.
Nerede oturduğuna bağlı olarak sahneyi göremeyebilirsin.
- Depending on where you sit, you might not be able to see the stage.
... The rock goes forward at speeds, depending ...
... everything only has a value depending on what we compare it to ...