He tried to grasp the rail.
- O, demiryolunu kavramaya çalıştı.
A network of railroads spreads all over Japan.
- Bir demiryolu ağı tüm Japonya'yı sarar.
He was killed in a railroad accident.
- Bir demiryolu kazasında öldü.
Where is the railroad station?
- Demiryolu istasyonu nerede?
A new railway bridge will be built between the two cities.
- İki şehir arasında yeni bir demiryolu köprüsü inşa edilecek.
His father worked on the railway.
- Onun babası demiryolunda çalıştı.
His father was a railway worker.
- Onun babası bir demiryolu işçisi.
The railway crosses the road at this point.
- Demiryolu bu noktada yolu geçer.
The railroad is parallel to the road.
- Demiryolu karayoluna paralel.