Even if you boss attacks you and tells you to go away, you should make your point.
- Patronun sana saldırsa ve defolup gitmeni söylese bile, sen demek istediğini anlatmalısın.
Can you tell me what you mean by that?
- Bununla ne demek istediğini bana söyleyebilir misin?
I couldn't make out what he wanted to say.
- Onun ne demek istediğini anlayamadım.
I did say that, but I didn't mean it.
- Onu söyledim, ama onu demek istemedim.
I love the name Bella, it means pretty, right?
- Bella ismini seviyorum, güzel demek, değil mi?
I love the name Bella, it means pretty, right?
- Bella adını seviyorum, güzel demek, değil mi?
I am ashamed to call you my friend.
- Sana arkadaşım demekten utanç duyuyorum.
I'm just calling to say hi.
- Sadece merhaba demek için arıyorum.
To say that technology changes rapidly is to utter a truism.
- Teknoloji hızla değişir demek bilinen gerçeği dile getirmektir.
If you didn't know me that way then you simply didn't know me.
- Eğer beni bu şekilde tanımıyor idiysen, kısaca beni tanımamışsın demektir.
Do you know what's going on? - No. What's it all about then?
- Neler oluyor biliyor musun? - Hayır. O zaman bütün bunlar ne demek oluyor?
Don't you dare come here again!
- Sakın bir daha buraya geleyim deme!
I just wanted to come say goodbye.
- Sadece hoşça kal demeye gelmek istedim.
What does it mean to be a Christian?
- Bir Hristiyan olmak ne demek?
What does it mean to think big?
- Büyük düşünmek ne demek?
Tom sensed Mary wanted to say yes.
- Tom Mary'nin evet demek istediğini hissetti.
It would be stupid to say yes.
- Evet demek aptalca olurdu.