deliberate, planned; not spontaneous, contrived; learned

Английский Язык - Турецкий язык

Определение deliberate, planned; not spontaneous, contrived; learned в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

studied

{f} çalış

Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir. - If she studied hard, she could pass the exam.

Keşke sınav için daha sıkı çalışsaydım. - If only I had studied harder for the exam.

studied

çalışılan

studied

iyice düşünülmüş

studied

okudu

O İngiliz tarihi okudu. - He studied English history.

Kuşların uçuşunu okudu. - He studied the flight of birds.

studied

{s} kasıtlı

studied

düşünülmüş

studied

studiedlymaksatla

studied

düşünerek yapılmış

studied

{s} üzerinde çalışılmış

studied

mahsus yapılmış

studied

{s} önceden prova edilmiş gibi

studied

{s} zoraki

studied

iyi mütalâa olunmuş

studied

{s} yapmacık

studied

{s} prova edilmiş

studied

mahsus

studied

{s} sahte

studied

incele/oku/çalış

Английский Язык - Английский Язык

Определение deliberate, planned; not spontaneous, contrived; learned в Английский Язык Английский Язык словарь

{s} studied

Расстановка переносов

deliberate, planned; not spontaneous, contrived; learn·ed