Facebook hesabımı sildim.
- I deleted my Facebook account.
Adınız listeden silindi.
- Your name was deleted from the list.
Ben bir cümle değilim.Tatoeba'dan silinmiş olmam gerekir.
- I'm not a sentence. I should be deleted from Tatoeba.
DVD silinmiş ve genişletilmiş sahneler içeriyor.
- The DVD contains deleted and extended scenes.
Cümlenin silindiğine sevindin, değil mi?
- You were pleased that the sentence was deleted, weren't you?
Bu cümle kopya olduğu için silindi.
- This sentence has been deleted because it was a duplicate.
Henüz herhangi bir mesajı silmedim.
- I haven't yet deleted any messages.
Yinelenen fotoğrafların tümünü henüz silmedim.
- I haven't yet deleted all the duplicate photos.
Bilgisayarımdan birçok dosyayı silmek zorundayım.
- I have to delete many files from my computer.
Kimse bu cümleyi silmedi.
- Nobody has deleted this sentence.
Bu cümle örneğini silmeyin.
- Do not delete this example sentence.
Tom web sitesindeki her sayfadan e-posta adresini silmeye karar verdi.
- Tom decided to delete his email address from every page on his website.
Ben dikkatsizce e-posta adresini sildim ve onun için Yeni Zelandadaki Russel'den rica etmek zorunda kaldım.
- I carelessly deleted your e-mail address and had to ask Russell in New Zealand for it.
Evimiz tarihi bir yapıdır ve koruma altındaki bir eser olarak listelenmiştir.
- Our house is a historic building and is listed as a protected monument.
Bir UNESCO Dünya Mirası Yeri olarak listelenen şehir merkezine bir ziyaret bir zorunluluktur.
- A visit to the city centre, listed as a UNESCO World Heritage Site, is a must.
I lost the file when I accidentally hit delete.
... how is it possible to get those deleted? ...
... And they're probably not going to get deleted. ...