I'm grateful for the invitation.
- Ben, davet için minnettarım.
They declined our invitation.
- Onlar davetimizi reddetti.
A few months ago I received a call from Mr Lemond.
- Birkaç ay önce Bay Lemond'dan bir davet aldım.
My grandson called to invite me over.
- Erkek torunum beni davet etmek için aradı.
We were not invited to the party.
- Partiye davet edilmedik.
Thank you for inviting me to your birthday party.
- Beni doğum günü partine davet ettiğin için teşekkür ederim.
I challenged Tom to a race.
- Tom'u bir yarışa davet ettim.
It's going to be a big challenge.
- Bu büyük bir davet olacak.
The corporation invited bids for the construction project.
- yolsuzluk, inşaat-yapı projesi için fiyat teklifine davet etti