Aniden zemin ayaklarımın altından kayboluyor gibi görünüyordu.
- Suddenly the ground seemed to disappear from beneath my feet.
Tom ağacın altında oturuyor.
- Tom is sitting beneath the tree.
İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
- The two boys cooked their meal between them.
Aralarında gizli bir anlaşma var.
- They have a secret understanding between them.
Parayı kendi aralarında bölüştürdüler.
- They divided the money among themselves.
Kendi aralarında tartıştılar.
- They quarreled among themselves.