O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı.
- He went out for a walk, with his dog following behind.
Bizi izleyen birini görmedim.
- I didn't see anybody following us.
Beni kimsenin izlemediğini sağlama bağladım.
- I made sure no one was following me.
Lütfen beni izlemeyi durdurur musun?
- Would you please stop following me?
Aşağıdaki cümleleri Japoncaya çevir.
- Translate the following sentences into Japanese.
Aşağıdaki malzemelere ihtiyacım var.
- I need the following items.
Tom Mary'nin kendisini izlediğini fark etti.
- Tom noticed that Mary was following him.
Bizi izleyen birini görmedim.
- I didn't see anybody following us.
O, ertesi gün eve gideceğini söyledi.
- He said that he was going home the following day.
Tom ertesi Cuma Mary'yi görmek için gitti.
- Tom went to see Mary the following Friday.
Bir sonraki yıl o onunla evlendi.
- She married him the following year.
Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.
- Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.
Following the meeting, we all had a chat.
He had a loyal following.
See the following section.
The following wind sped us on our way.