dışarıya çıkmak

listen to the pronunciation of dışarıya çıkmak
Турецкий язык - Английский Язык
go out

It's fun to go out with her. - Onunla dışarıya çıkmak eğlenceli.

Do you want to go out and get something to eat? - Dışarıya çıkmak ve yiyecek bir şey almak ister misin?

fall out
go outside
sally out
a) to go out b) to take the air
sally forth
dışarı çık
went out

She went out without saying good-bye. - Hoşça kal demeden dışarı çıktı.

I went out with my friends. - Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.

dışarı çık
gone out

Mother has just gone out shopping. - Anne az önce alışveriş için dışarı çıktı.

He has gone out for a walk. - O bir yürüyüş için dışarı çıktı.

dışarı çık
walkout