Waseda tied Keio in yesterday's game.
- Waseda dünkü oyunda Keio ile berabere kaldı.
Yesterday's board meeting was a big success.
- Dünkü yönetim kurulu toplantısı büyük bir başarıydı.
It's windier today than it was yesterday.
- Hava bugün dünkünden daha rüzgarlı.
The weather today is worse than yesterday.
- Bugün hava dünkünden daha kötü.
We arrived here at six yesterday evening.
- Buraya dün akşam altıda geldik.
I helped my father yesterday.
- Dün babama yardım ettim.
In the past it was thought the world was flat.
- Geçmişte dünyanın düz olduğu düşünülüyordu.
Last night my daughter didn't come home until half past one.
- Dün gece kızım saat bir buçuğa kadar eve gelmedi.
Tom seemed to enjoy himself yesterday at the party.
- Tom dün partide eğleniyor gibi görünüyordu.
Tom called me yesterday at nine in the morning.
- Tom dün sabah saat dokuzda beni aradı.