Everybody took a hostile attitude toward illegal aliens.
- Herkes yasadışı yabancılar karşı düşmanca bir tavır aldı.
This submarine can operate in the most hostile conditions on the planet.
- Bu denizaltı gezegendeki en düşmanca koşullarda çalışabilir.
She had an unfriendly attitude.
- Onun düşmanca bir tutumu vardı.
Tom looked unfriendly at first.
- Tom ilk başta düşmanca göründü.