First Contact became the most important turning point in human history.
- İlk İletişim, insanlık tarihinde en önemli dönüm noktası oldu.
This was the turning point of his life.
- Bu onun hayatının dönüm noktasıydı.
You know that two nations are at war about a few acres of snow somewhere around Canada, and that they are spending on this beautiful war more than the whole of Canada is worth.
- Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz.
I have purchased eight acres of land for my retirement.
- Benim emekliliğim için sekiz dönüm arazi satın aldım.
That day was an important milestone in our project.
- O gün projemizde önemli bir dönüm noktasıydı.
This is a turning point in history.
- Bu, tarihte bir dönüm noktasıdır.
This was the turning point of his life.
- Bu onun hayatının dönüm noktasıydı.
Tom doesn't know the difference between climax and climacteric.
- Tom dönüm noktası ile yaş dönümü arasındaki farkı bilmiyor.
Tom doesn't know the difference between climax and climacteric.
- Tom dönüm noktası ile yaş dönümü arasındaki farkı bilmiyor.
That day was an important milestone in our project.
- O gün projemizde önemli bir dönüm noktasıydı.