dönüştürme

listen to the pronunciation of dönüştürme
Турецкий язык - Английский Язык
conversion

Do you know the conversion rate between dollars and euros? - Dolar ve euro arasındaki dönüştürme oranını biliyor musun?

transformation
reduction
transformation; conversion
switch
(Kimya) transform

This discovery has the potential to transform the field. - Bu keşif alanı dönüştürmek için potansiyele sahiptir.

Repetition does not transform a lie into a truth. - Tekrarlama bir yalanı gerçeğe dönüştürmez.

(Bilgisayar) convert

You must convert dollars into the local currency. - Doları yerel para birimine dönüştürmelisiniz.

My parents tried to convert me to their way of thinking. - Ailem beni onların düşünme biçimine dönüştürmeye çalıştı.

convert for
convertion
transmutation
dönüştürmek
transform

This discovery has the potential to transform the field. - Bu keşif alanı dönüştürmek için potansiyele sahiptir.

dönüş
rotation
dönüş
comeback

The player made a splendid comeback. - Oyuncu muhteşem bir dönüş yaptı.

dönüştürmek
{f} convert

I would like to convert a thousand kronor to dollars. - Bin kronu dolara dönüştürmek istiyorum.

dönüş
turn

Modern science has turned many impossibilities into possibilities. - Modern bilim birçok olanaksızlıkları olanaklı hale dönüştürmüştür.

This catterpillar will turn into a beautiful butterfly. - Bu tırtıl harika bir kelebeğe dönüşecek.

dönüş
return

There is no returning to our younger days. - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.

There is no returning on the road of life. - Yaşam yolunda dönüş yoktur.

dönüştürme anahtarı
alteration switch
dönüştürme ekipmanı
conversion equipment
dönüştürme programı
conversion program
dönüştürme tablosu
conversion table
dönüş
{i} spin
dönüş
{i} swing
dönüştürmek
turn to
dönüştürmek
coke
dönüş
(Bilgisayar) escape
dönüş
(Bilgisayar) returning

There is no returning to our younger days. - Daha genç günlerimize geri dönüş yoktur.

There is no returning on the road of life. - Yaşam yolunda dönüş yoktur.

dönüş
(Askeri) traverse
dönüş
curve
dönüş
(Dilbilim) reflex

The lesson on reflexive verbs is always difficult for the students. - Dönüşlü fiiller dersi öğrenciler için her zaman zordur.

dönüştürmek
change
dönüştürmek
convert to
dönüştürmek
transform into
dönüş
regress
dönüş
gyre
dönüş
gyration
dönüş
convert into
dönüş
cycle
dönüş
{i} rotating
dönüştürmek
turn

The alchemists wanted to turn lead into gold. - Simyacılar kurşunu altına dönüştürmek istediler.

Dönüş
agerayis
Dönüştürmek
to convert
dönüş
by turn
geri dönüştürme
recovery
adres dönüştürme
address conversion , address translation
adres dönüştürme
address mapping
dosya dönüştürme
file conversion
dönüş
rev

Layla's love turned to revenge. - Leyla'nın sevgisi intikama dönüştü.

dönüş
turning

That country is turning into a society with high education. - O ülke yüksek öğrenim görmüş bir topluma dönüşüyor.

Now there is no turning back. - Şimdi geriye dönüş yok.

dönüş
turning, rotation, turn; return, comeback
dönüş
regression
dönüş
return journey
dönüş
way back

Although it was a long way back to the station, little by little the old wagon drew near. - İstasyona geri dönüş uzun bir yol olmasına rağmen, eski vagon yavaş yavaş yaklaştı.

I had trouble finding my way back to my hotel last night. - Dün gece otele dönüş yolumu bulmada sıkıntı yaşadım.

dönüş
facing
dönüş
descent
dönüş
sports pivoting turn
dönüş
turning, rotation, revolution
dönüş
turnabout
dönüş
swerve
dönüş
twirl
dönüştürmek
convert , transform
dönüştürmek
turn into
dönüştürmek
transubstantiate
dönüştürmek
to cause a mutation (in)
dönüştürmek
transmute
dönüştürmek
(özel işlemle) process into
dönüştürmek
reduce
dönüştürmek
to transform (something) into (something else)
dönüştürmek
resolve
dönüştürmek
to change/turn (into), to convert (to); to transform (into)
dönüştürmek
translate
etiket dönüştürme birimi
(Bilgisayar,Teknik) tag converting unit
gaz haline dönüştürme
reduction into gas
paralel dönüştürme
parallel conversion
puls dönüştürme devresi
(Otomotiv) pulse conversion circuit
yem dönüştürme etkinliği
(Denizbilim) feed conversion efficiency
Турецкий язык - Турецкий язык
Dönüştürmek işi, tahvil
Dönüş
avdet
Dönüş
(Osmanlı Dönemi) MAAD
Dönüştürmek
tahvil etmek
dönüş
Dönme işi veya biçimi: "Artık serbestim, koynumda terhis kâğıdımla dönüş yolundayım."- R. N. Güntekin
dönüş
Dönme işi veya biçimi
dönüş
Oyuncunun bir ayağını yerden kesmeden yaptığı dönme hareketi
dönüştürmek
Dönüşmesini sağlamak, tahvil etmek: "İnsan soyu ne yazık ki, sükûneti kavgaya, anlaşmayı tartışmaya dönüştürmekte bütün öbür yaratıklardan önde geliyor."- H. Taner
dönüştürmek
Bir şekli, belli bir kurala göre, başka bir şekle çevirmek
dönüştürmek
Dönüşmesini sağlamak, tahvil etmek
dönüştürme
Избранное