Onun öksürük nöbeti vardı.
- She had a fit of coughing.
Tom'un öksürük büyüsü vardı.
- Tom had a coughing spell.
Tuzlu su ile gargara yapmak öksürüğü durdurmaya yardım eder.
- Gargling with salt water helps stop coughing.
Onun konuşmadan önce öksürme alışkanlığı var.
- She has a habit of coughing before she speaks.
Benim öksürük kötüleşiyor.
- My cough is getting worse.
Biraz öksürük ilacı ve aspirin almalısın.
- You should buy some cough medicine and aspirin.
Tom şiddetle öksürmeye başladı ve onun sağlığı hakkında endişeliyim.
- Tom has started coughing heavily and I'm worried about his health.
Tom öksürmeye başladı.
- Tom started coughing.
Annesi Tom'un öksürüğü hakkında endişe ediyor.
- Tom's mother worries about his cough.
Benim öksürüğüm ve biraz ateşim var.
- I have a cough and a little fever.
Sorry, I can't come to work today – I've got a nasty cough.
I breathed in a load of smoke by mistake, and started to cough.
Behind me, I heard a distinct, dry cough.