Oda basın konferansının başlamasını bekleyen muhabirlerle tıka basa doluydu.
- The room was jam-packed with reporters waiting for the press conference to begin.
O, konferans sonuçları hakkında ne düşünüyor?
- What does she think about the conference results?
Yarın öğleden sonra ilk olarak personel toplantısı yapmak istiyorum, bu yüzden konferans salonunu ayırır mısın?
- I'd like to hold a staff meeting first thing tomorrow afternoon, so could you reserve the conference room?
Başbakan yarın bir basın toplantısı düzenleyecek.
- The Prime Minister will hold a press conference tomorrow.
Önümüzdeki hafta bir toplantıya gideceğim.
- I'm going to a conference next week.
... I mean, it's just video conferencing with a bunch of ...
... I'll a few more the continued failure I've Kelly conferencing and telepresence ...