Ben merhametini istemiyorum.
- I don't want your pity.
Tom merhamet istemiyor.
- Tom doesn't want pity.
Ne yazık ki bize katılamazsın.
- It is a pity that you can't join us.
Çok yazık, şarkıcı çok genç yaşta öldü.
- It is a pity that the singer died so young.
Böylesine bir aptal için hiç acımam yok.
- I don't have any pity for such a fool.
Tom'un yüzü acıma doluydu.
- Tom's face was full of pity.