Sen tuhaf bir kızsın, Mary. - You're a peculiar girl, Mary.
Sen tuhaf bir kızsın, Mary.
You're a peculiar girl, Mary.
Sen tuhaf bir kızsın. - You're a peculiar girl.
Sen tuhaf bir kızsın.
You're a peculiar girl.
Her dilin özellikleri vardır. - Each language has its peculiarities.
Her dilin özellikleri vardır.
Each language has its peculiarities.
Kangaroos are peculiar to Australia.