Bu eksantrik milyarder dünyanın en büyük sanat koleksiyonlarından birini topladı.
- This eccentric billionaire has amassed one of the world's largest art collections.
Ben sonradan bana R. Burton 'ın Tarihi Koleksiyonlarını satın almamı sağlaması için onları sattım.
- I afterward sold them to enable me to buy R. Burton's Historical Collections.
Tom'un hobileri arasında satranç oynamak ve pul biriktirmek var.
- Tom's hobbies include playing chess and collecting stamps.
John Sam'in tam bir müzik koleksiyona sahiptir.
- John has the complete collection of Sam's music.
Pul koleksiyonuna bir göz atmak istiyorum.
- I'd like to have a look at your stamp collection.
Dan'ın toplama arabalarla dolu bir garajı vardı.
- Dan had a garage full of collection cars.
Bu evin yağmur suyu toplama sistemi var.
- This house has a rainwater collection system.
Bilgi toplamak için aşağıdaki dergileri inceledik.
- We examined the following magazines to collect the data.
Benim hobim böcek toplamaktır.
- My hobby is collecting insects.
Ona o doğum günü hediyesini almak için biraz para toplayalım.
- Let's collect some money to buy her that birthday present.
Dünyanın en güzel sanat koleksiyonlarından biri Louvre'da yer almaktadır.
- One of the most beautiful art collections in the world is at the Louvre.
Oy pusulalarının toplanması on dakika sürdü.
- The collection of the ballots took ten minutes.
O iki tane kısa öykü derlemesi yayınladı.
- She published two collections of short stories.
Onların hepsini biriktirdin mi?
- Did you collect them all?
Düşündüklerimi biriktiremem.
- I can't collect my thoughts.
O iki tane kısa öykü derlemesi yayınladı.
- She published two collections of short stories.
Wilhelm Friedrich Radloff, Türk halklarının tarihini ve folklorunu inceleyen ünlü Alman bilim adamıdır ve Tatar halk dastanlarının ilk koleksiyonunu derlemiştir.
- Wilhelm Friedrich Radloff is the famous German scientist who have studied the history and folklore of Turkic peoples and compiled the first collection of Tatar folk dastans.
Tom'un büyük bir bıçak kolleksiyonu var.
- Tom has a huge collection of knives.
O bana pul kolleksiyonunu gösterdi.
- He showed me his collection of stamps.
Japonya'ya ödemeli bir arama yapmak istiyorum.
- I'd like to make a collect call to Japan.
Japonya'ya bir ödemeli arama yapmak istiyorum.
- I want to make a collect call to Japan.
We have sent your account to collections.
Sorry, but you'll have to talk with collections.
John Henry collects stamps.
A mortgage company collects a monthly payment on a house.
the riot is so great that it is very difficult to collect what is being said.
Suzanne collected all the papers she had laid out.
Secondly, I continue to base my concepts on intensive study of a limited suite of collections, rather than superficial study of every packet that comes to hand.
Collection of trash will occur every Thursday.
... of my short story collections there in front of you. They all relate, in one way or another, ...
... The content's organized into collections. ...