Pul koleksiyonum yok ama onu davet etmek için bir mazeret olarak kullanabildiğim Japon kartpostal koleksiyonum var.
- I don't have a stamp collection, but I have a Japanese postcard collection that I could use as an excuse to invite him.
Pul koleksiyonuna bir göz atmak istiyorum.
- I'd like to have a look at your stamp collection.
Bu evin yağmur suyu toplama sistemi var.
- This house has a rainwater collection system.
Dan'ın toplama arabalarla dolu bir garajı vardı.
- Dan had a garage full of collection cars.
Oy pusulalarının toplanması on dakika sürdü.
- The collection of the ballots took ten minutes.
O iki tane kısa öykü derlemesi yayınladı.
- She published two collections of short stories.
Wilhelm Friedrich Radloff, Türk halklarının tarihini ve folklorunu inceleyen ünlü Alman bilim adamıdır ve Tatar halk dastanlarının ilk koleksiyonunu derlemiştir.
- Wilhelm Friedrich Radloff is the famous German scientist who have studied the history and folklore of Turkic peoples and compiled the first collection of Tatar folk dastans.
O iki tane kısa öykü derlemesi yayınladı.
- She published two collections of short stories.
O bana pul kolleksiyonunu gösterdi.
- He showed me his collection of stamps.
Büyük bir pul kolleksiyonum var.
- I have a large collection of stamps.
Tom'un hobileri arasında satranç oynamak ve pul biriktirmek var.
- Tom's hobbies include playing chess and collecting stamps.
Bilgi toplamak için aşağıdaki dergileri inceledik.
- We examined the following magazines to collect the data.
Tom'un hobisi araba fotoğrafları toplamaktır.
- Tom's hobby is collecting photos of cars.
Ona o doğum günü hediyesini almak için biraz para toplayalım.
- Let's collect some money to buy her that birthday present.
Dünyanın en güzel sanat koleksiyonlarından biri Louvre'da yer almaktadır.
- One of the most beautiful art collections in the world is at the Louvre.
Amcam Çin yelpazeleri biriktirir.
- My uncle collects Chinese fans.
Düşündüklerimi biriktiremem.
- I can't collect my thoughts.
Bu eksantrik milyarder dünyanın en büyük sanat koleksiyonlarından birini topladı.
- This eccentric billionaire has amassed one of the world's largest art collections.
Ben sonradan bana R. Burton 'ın Tarihi Koleksiyonlarını satın almamı sağlaması için onları sattım.
- I afterward sold them to enable me to buy R. Burton's Historical Collections.
Japonya'ya ödemeli bir arama yapmak istiyorum.
- I'd like to make a collect call to Japan.
Japonya'ya bir ödemeli arama yapmak istiyorum.
- I want to make a collect call to Japan.
Secondly, I continue to base my concepts on intensive study of a limited suite of collections, rather than superficial study of every packet that comes to hand.
Collection of trash will occur every Thursday.
He has a superb coin collection.
Elder Frewen, a tall, pale man, with long, sandy side-whiskers, appeared at the door of our pew with the collection plate.
John Henry collects stamps.
A mortgage company collects a monthly payment on a house.
the riot is so great that it is very difficult to collect what is being said.
Suzanne collected all the papers she had laid out.
We have sent your account to collections.
Automatic garbage collection isn’t foolproof, but it eliminates large classes of memory errors.
... together a collection of photographs. ...
... are very slow down to my collection is wouldn't eat style represents a ...