Biz aynı kumaştan kesilmişiz.
- We are cut from the same cloth.
O bir yarda kumaş satın aldı.
- She bought a yard of cloth.
Bandaj yapmak için bezi doğradı.
- She cut up the cloth to make bandages.
Kız bir parça bezden bir bebek yaptı.
- The girl made a doll out of a piece of cloth.
Garson masaya beyaz bir örtü serdi.
- The waitress spread a white cloth over the table.
Kate örtüyü masanın üstüne yaydı.
- Kate spread the cloth over the table.
Lütfen elbiselerinizi çıkarınız.
- Take your clothes off, please.
Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum.
- I put the rest of your clothes in the laundry.