closest to seven days (one week) in advance

listen to the pronunciation of closest to seven days (one week) in advance
Английский Язык - Турецкий язык

Определение closest to seven days (one week) in advance в Английский Язык Турецкий язык словарь

next
{s} sonraki

Bir sonraki rehberli tur saat kaçta? - When is the next guided tour?

Sonraki durakta trenden ineceğim. - I'm getting off the train at the next stop.

next
{s} ertesi

Tom ve Jane tartıştılar fakat ertesi sabah barıştılar. - Tom and Jane quarreled, but they made up the next morning.

Ertesi gün geminin enkazı kıyıda hulundu. - The next day the wreck of the ship was discovered on the shore.

next
bundan sonraki

Prens Charles bundan sonraki İngiliz kralı olacak. - Prince Charles will be the next British king.

Bundan sonraki cadde nedir? - What is the next street after this?

next
en bitişik
next
{f} sonra

Daha sonra ne oldu bilmiyorum. - What happened next, I don't know.

İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı. - The fire had spread to the next building before the firemen came.

next
bundan sonra

Mesele bundan sonra ne yapmamız gerektiğidir. - What we should do next is the question.

Bundan sonra ne yapacağımı bilmiyorum. - I don't know what I'm going to do next.

next
önümüzdeki

Önümüzdeki ay onun bir bebeği olacak. - She will have a baby next month.

Bu dergiye göre, en sevdiğim aktris önümüzdeki ilkbahar bir caz müzisyeniyle evlenecek. - According to this magazine, my favorite actress will marry a jazz musician next spring.

next
yanı başındaki
next
bitişik komşu

Tom Mary'ye bitişik komşuya gitmesini ve komşunun yardıma ihtiyacı olup olmadığını anlamasını söyledi. - Tom told Mary to go next door and see if the neighbors needed any help.

O bizim bitişik komşumuz. - He is our next door neighbor.

next
daha sonra

Daha sonra ne olacağını anlatmak yok. - There is no telling what will happen next.

Ben onun daha sonra ne zaman geleceğini bilmiyorum. - I am uncertain when he will come next.

next
next door yanındaki ev
next
adv.sonra: adj.sonraki,sonraki
next
(zarf) daha sonra, bir sonra, ardından
next
ondan sonra
next
{s} ertesi: the next day ertesi gün
next
en yakın
next
hemen hemen
next
yanında

Temizlik, dindarlığın yanındadır. - Cleanliness is next to godliness.

Evimin yanında birkaç dükkân var. - There are a few shops next to my house.

next
yanına

Senin yanına oturabilir miyim? - May I sit next to you?

Tom konserde Mary'nin yanına oturdu. - Tom sat next to Mary at the concert.

next
{s} bitişik

Çocuk kelebeği gördüğünde, onu kovalamaya girişti, bitişikteki bayanla sohbet ederken ona sessiz kalmasını söyleyen annesini kızdırdı. - The boy, upon seeing a butterfly, proceeded to run after it, provoking the anger of his mother, who had ordered him to stay quiet while she gossiped with the lady next door.

Tom bitişikte yaşayan adamla geçinemiyor. - Tom doesn't get along with the man who lives next door.

Английский Язык - Английский Язык
next

The party is next Tuesday; that is, not this Tuesday, but nine days from now.