Beni yolcu etmeye geldiğiniz için teşekkür ederim.
- Thank you for coming to see me off.
Evet, anlıyorum. Teşekkür ederim.
- Yes, I understand. Thank you.
Sana çok, çok teşekkürler!
- Thank you very, very much!
Harika hediye için teşekkürler.
- Thank you for the wonderful gift.
Güle güle bile demedin.
- You didn't even say goodbye.
Güle güle. Üzerinde anlaştığımız zamanda görüşürüz.
- Goodbye. I'll see you at the time we agreed on.
Yardımın için teşekkür ederim. Canın sağolsun.
- Thank you for your help. - No worries.
Anneme ve aileme hoşçakal demek istiyorum.
- I want to say goodbye to my mother and my family.
Hoşçakal demek için anneme telefon ettim.
- I phoned my mom to say goodbye.
Öğrenciler en yüksek sesli tezahüratı alıyor.
- The students receive the loudest cheers.
Astronotlar kendi coşkulu tezahüratları ve alkışlarlarıyla karşılandı.
- The astronauts were greeted by their enthusiastic cheers and applause.
Astronotlar kendi coşkulu tezahüratları ve alkışlarlarıyla karşılandı.
- The astronauts were greeted by their enthusiastic cheers and applause.
Ne alışveriş etmek ne de anneme hoşça kal demek için zamanım vardı.
- I had neither the time to go shopping, nor to say goodbye to my mother.
Hoşça kal demek için geldim.
- I've come to say goodbye.
Tom çocuklarına elveda öpücüğü verdi.
- Tom kissed his kids goodbye.
Tom'a elveda dedin mi?
- Did you kiss Tom goodbye?
... [ Cheers and applause ] ...
... [ Cheers and applause ] >>Mike Cleron: So here you're about to see ...