O, o konu hakkında konuşmak istemiyor.
- She doesn't want to talk about it.
Hiç kimse bu konu hakkında konuşmak istemedi.
- No one wanted to talk about it.
Şimdi bundan bahsetmek için henüz çok erken.
- It's still too early to talk about this now.
Kendimden bahsetmek istemiyorum.
- I don't like to talk about myself.
Tom'un yaptığı şeyden söz etmek istiyor musun?
- Do you want to talk about what Tom did?