cevap vermeyen

listen to the pronunciation of cevap vermeyen
Турецкий язык - Английский Язык
(Tıp) refractory
irresponsive
cevap ver
come in
cevap ver
answer for

You ought to answer for what you have done. - Yaptıkların için cevap vermelisin.

I answer for her honesty. - Onun dürüstlüğü için cevap veriyorum.

cevap ver
{f} reply

She didn't reply to my letter. - O, mektubuma cevap vermedi.

I'm sorry that I didn't reply sooner. - Daha kısa sürede cevap vermediğim için üzgünüm.

cevap ver
answered

I'm Japanese, the boy answered. - Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.

My prayer was answered. - Benim duama cevap verildi.

cevap ver
{f} answer

He'll answer your letter soon. - Yakında mektubuna cevap verecek.

I'm Japanese, the boy answered. - Çocuk cevap verdi: Ben Japonum.

cevap vermeyen
Избранное