A hideous monster used to live there.
- Orada korkunç bir canavar yaşardı.
A huge monster is coming down the mountain.
- Kocaman bir canavar dağdan aşağıya iniyor.
The beast is alive, awake and hungry.
- Canavar canlı, uyanık ve aç.
You really have to control your jealousy. It's like a beast inside of you.
- Gerçekten kıskançlığını kontrol etmek zorundasın. O senin içindeki bir canavar gibidir.
Sami was in the belly of the beast.
- Sami canavarın karnındaydı.
Don't provoke the beast.
- Canavarı tahrik etmeyin.
If you go into the forest, watch out for the ogres who eat children!
- Eğer ormana giderseniz, çocukları yiyen canavarlara dikkat edin!