O öğle yemeğini bir kafeteryada yer.
- He eats lunch at a cafeteria.
Kafeteryada çalışmak istiyorum.
- I'd like to work at the cafeteria.
Ben o kafede sık sık kahve içerim.
- I often drink coffee at that cafe.
Kafateryada kahve içiyor olabilir.
- She might be having coffee in the cafeteria.
... And I would look for open mics and cafes that would just let ...
... have become fashionable cafes and restaurants ...