Oraya tek başına gitmeni istemiyorum.
- I don't like your going there by yourself.
Senin onu tek başına yapabilmenin pek olası olmadığını düşünüyorum.
- I think it's highly unlikely that you'll be able to do that by yourself.
Bu bebeği kendin mi yaptın?
- Did you make this doll by yourself?
O ağır bavulu kendiniz taşıyabilir misiniz?
- Can you manage to carry that heavy suitcase by yourself?
Kendi kendine bir kimono giyebilir misin?
- Can you put on a kimono by yourself?
Burada kendi kendine iyi olacağından emin misin?
- Are you sure you'll be alright here by yourself?
Hava karardıktan sonra yalnız başına dışarı çıkmamalısın.
- You shouldn't go out after dark by yourself.
Tatile yalnız başına mı gidiyorsun? Hayır, problemlerim benimle birlikte geliyorlar.
- Are you going on holiday by yourself? No, my problems are coming with me.
... It also means that we've got to make sure that young people like yourself are able to ...
... yourself are they on a particular operating system? ...