Tesadüfen, caddede senin erkek kardeşine rastladım.
- By chance, I met your brother on the street.
Onun kardeşiyle tesadüfen dükkânda karşılaştık.
- We met her brother at the shop by chance.
Şans eseri kayıp kamerasını buldu.
- He found his lost camera by chance.
O, tamamen şans eseri Sam ile karşılaştı.
- He met Sam purely by chance.